10
Eki
2024
Çevre Kanunu Son Anayasa Kararı
Anayasa Mahkemesi’nin 2024/124 numaralı kararı, 08.10.2024 tarihli 32686 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış ilgili maddelere göre; 10.06.2022 tarihli ve 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 4. ve 5. maddeleri ile değiştirilen 09.03.1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu’ndaki düzenlemelerdir. Bu kapsamda:
- Kanunun 2. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Çevre Yönetim Birimi/Çevre Görevlisi” tanımının “Çevre yönetimi hizmeti” olarak değiştirilmesine dair “…çevre danışmanlık firmaları ve Bakanlığın ilgili yönetmelikle belirlediği kişiler…” ibaresinin,
- 2. maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Çevre Danışmanlık firması” tanımının,
- 20. maddesinin birinci fıkrasının (m) bendinde yer alan “…çevre yönetim birimini kurmayanlara…” ifadesinin “…çevre yönetimi hizmeti almayanlardan; çevre yönetim birimini kurmayanlara ya da çevre danışmanlık firmalarından hizmet almayanlara…” şeklinde değiştirilmesinde bulunan “… ya da çevre danışmanlık firmalarından hizmet almayanlara…” ibaresinin,
- 20. maddesinin birinci fıkrasının (m) bendinde yer alan “…çevre görevlisi bulundurmayanlara ya da Bakanlıkça yetkilendirilmiş firmalardan hizmet almayanlara…” ifadesinin “…çevre mühendisi veya Bakanlıkça yetkilendirilen kişiyi bulundurmayanlara…” şeklinde değiştirilmesinde bulunan “…veya Bakanlıkça yetkilendirilen kişiyi bulundurmayanlara…” ibaresinin,
Anayasa Mahkemesi’nin 27.06.2024 tarihli kararı, 2872 sayılı Çevre Kanunu’nda yapılan değişiklikler kapsamında “Çevre Danışmanlık Firması” tanımının ve “…Bakanlığın ilgili yönetmelikle belirlediği kişiler …” ibaresinden kaynaklanan hukuksal olarak açık ve net bir şekilde belirlenmesi gerektiğini ifade etmiştir. Çevre yönetim hizmetlerinin Çevre Mühendisleri tarafından yapılması zorunluluğu tekrar teyit edilerek, ilgili iptal talebi reddedilmiştir.
Kararın yürürlük zamanının dokuz ay sonra uygulanacağı, iptal gerekçelerinin düzenlenmesi için süre verilmiştir.
Yönetmeliğin üzerinde kanunlar vardır. Benzer durum iş sağlığı ve güvenliği alanında olmuş ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu yürürlüğe girmiştir. Gelinen süreç "Çevre Mühendisliği Kanunu" ile daha yaşanabilir ve sürdürülebilir bir kalkınma için menbadan mansaba kadar tüm süreçler, hammaddeden, ürüne, nihai bertaraf noktasına kadar olan süreçler, günümüzde çok konuşulan enerjinin üretiminden, Karbon ayak izi hesaplamalarına ve dekarbonizasyon ( karbon azaltma projeleri) için MÜHENDİSLİK gerekeceğinden. Bu ihtiyacı üniversitelerin yıllardır verdiği mezunlar ile ihtiyacı karşılayacak sayıda ÇEVRE MÜHENDİSİ vardır.
Sürüdürülebilir kalkınma mühendislik ilkeleri ve prensipleri ile ancak olabilir; işlevsel, ekonomik, pratik ve sağlıklı çözümlerdir. Sorun mühendislerin konuyu bilmemesi değil, karar vericilerin mühendisleri dinlememesinden kaynaklanmaktadır. Hem Çevre Mühendisliği konuları olan doğal kaynakların en doğru şekilde korunması hem de yapılacak yatırımların boşa gitmemesini sağlayacaktır.